Kuyruklu gezegen keşfedildi!
2 min readHawaii’deki KECK Gözlemevi’nde yapılan gözlemler sonucu, WASP-69b adı verilen kuyruklu bir gezegen keşfedildi.
Astronomlar, uzayın derinliklerinde şimdiye kadar eşi görülmemiş bir keşfe imza attılar: Bir gaz devi gezegen, yıldızının güçlü radyasyonu nedeniyle kuyruğu olan bir komet gibi davranıyor. WASP-69b adı verilen enteresan gezegen, yıldızına yakınlığı nedeniyle atmosferini kaybediyor ve uzaya yayılan bir kuyruk oluşturuyor. İşte detaylar…
WASP-69b adı verilen kuyruklu gezegen 580 bin kilometre uzayan bir kuyruğa sahip
Araştırmacılar büyüleyici fenomeni, Hawaii’deki KECK Gözlemevi’nde yapılan detaylı gözlemlerle ortaya çıkardı. WASP-69b’nin kuyruğu, Dünya ile Ay arasındaki mesafenin bir buçuk katı olan 580 bin kilometre uzunluğa ulaşıyor. Ancak bilim insanları, gözlem süresi boyunca kuyruğun sonunu göremedikleri için daha da uzun olabileceğini tahmin ediyor. Bu yapının oluşumu ise, yıldızdan gelen yoğun radyasyonun gezegenin atmosferini “kaynatıp” uzaya doğru itmesiyle mümkün oluyor.
Araştırmanın baş yazarı Dakotah Tyler keşfi şöyle açıkladı:
Araştırmanın baş yazarı Dakotah Tyler keşfi şöyle açıkladı:
“Daha önceki araştırmalar ince bir kuyruğun varlığını, hatta hiç olmadığını öne sürüyordu. Ancak şimdi bu yapıyı kesin olarak tespit ettik ve bu yapının gezegenin kendisinden en az yedi kat daha uzun olduğunu gösterdik.”
Daha da ilgi çekici kısmı ise, bilim adamlarının gözlem süresi boyunca kuyruğun ucunu görememesi, kuyruğun daha da uzayabileceği düşünülüyor. Bu arada kuyruklu gezegen, her saniye yaklaşık 200.000 ton gaz (hidrojen ve helyum) kaybediyor. Ancak aktarılanlara göre bu kayıp, WASP-69b’nin devasa kütlesi karşısında önemsiz.
Gezegen, Dünya’nın kütlesinin 90 katına sahip ve bugüne kadar yalnızca iki Dünya kütlesi kadar gaz kaybetmiş durumda. Bu nedenle, gezegenin yaşam süresi boyunca varlığını sürdüreceği söyleniyor. Araştırmacılara göre yapılan keşif, “sıcak Jüpiterler” olarak bilinen büyük gaz devi gezegenlerin dinamiklerini anlamak için yeni bir pencere açtı.
NASA tarafından paylaşılan ve The Astrophysical Journal dergisinde yayımlanan araştırmaya buradan ulaşabilirsiniz.
