Radyolojide yapay zekanın önemi artıyor
3 min readYapay zeka tıpta sıkça kullanılıyor. Özellikle radyolojide yapay zeka kullanımı gün geçtikçe artıyor. Artık kötü huylu nodüllerden beyin kanamasına pek çok rahatsızlık yapay zeka sayesinde tespit ediliyor.
Yapay zeka konusunda son yıllarda çığır açan gelişmeler yaşanıyor. Neredeyse hayatın her alanında bu teknolojiden faydalanılıyor. Yapay zekanın kullanıldığı en önemli alanlardan biri de kuşkusuz sağlık. Tanıdan ilaç geliştirmeye, hatta hasta izlemeye kadar tıbbın pek çok alanında yapay zeka devreye giriyor.
Tıpta yapay zekanın kullanıldığı en önemli alanlardan biri ise radyoloji… Bu teknolojinin özellikle radyoloji alanında kullanılması hem hekimlere hem de hastalara büyük fayda sağlıyor. Türk Radyoloji Derneği (TÜRKRAD) tarafından düzenlenen 43. Ulusal Radyoloji Kongresi’nde de ele alınan konuyu, kongrenin Bilimsel Kurul Başkanı Prof. Dr. Can Zafer Karaman’la konuştuk.
Hekime yardımcı bir araç
“Radyoloji teknolojinin çok yüksek olduğu bir alan” diyen Prof. Dr. Can Zafer Karaman, “Belki de tüm tıp alanları içerisinde dijital bilginin çok yüksek olduğu bir bölüm. 20-30 yıldan bu yana dijital çalıştığımız ve üretilen bilgi dijital olduğu için, bu bilgilerin sanal olarak değerlendirilmesi çalışmaları o günden beri var. Örneğin akciğerde kanser belirteci olan nodülleri belirlemede çok uzun yıllardır zaten yardımcı araç olarak kullanılıyor” şeklinde devam ediyor.
Prof. Dr. Karaman, nodülleri belirlemede kullanılan teknolojinin son derece kritik olduğunu vurguluyor:
“Burada hedefimiz kötü huylu nodülleri yakalamak. Nodüllerin kötü huylu mu iyi huylu mu ayrımını yapmak. Bunda size yine bir yol gösteriyor. Bundan sonra bu nodül, şu yüzdeyle kötü huylu bir nodül olabilir diyor.”
Tanı koyarken önerilerde de bulunuyor
Prof. Dr. Karaman, gelinen noktada bunun üzerine bir aşamaya daha geçildiğini söylüyor. Nodülleri belirledikten sonra biyopsi veya kanser görüntülemede sık kullanılan PET B’ye yönlendirme gibi önerilerin söz konusu olduğunu anlatıyor:
“Ancak yine de son radyolojik öneriyi ve tanıyı belirtmek tamamen yine uzmana kalıyor. Bu aşamalarda radyolojide yapay zeka kullanımı gittikçe artıyor. Yanınızda bir araç gibi, sizin lehinize çalışan biri gibi… Tabii bu tamamen elektronik bilginin işlenmesiyle ortaya çıkıyor.”
Radyolojideki yapay zekanın hekimlere sunduğu kolaylık bunlarla sınırlı değil. Örneğin “derin öğrenme” denilen durumdan da söz etmek gerekiyor.
“Derin öğrenme sayesinde örneğin akciğerde nodülleri yakalanıyor. Birtakım başka bilgileri de topluyor. Böylece uzmana sadece nodülü haber vermekle kalmayıp, yeni bir bilgi kümesi de sunabiliyor. Bu alan gün geçtikçe daha da gelişiyor.”
Acil vakalara yapay zekayla anında müdahale
Ve acil vakalar… Radyolojide yapay zeka kullanımı özellikle acil vakalarda büyük önem taşıyor. Dakikaların hatta saniyelerin kıymetli olduğu acil vakalarda yapay zeka sayesinde anında doğru teşhis ve müdahale mümkün olabiliyor. Bunun en belirgin örneği beyin kanamalarında yaşanıyor. Öyle ki yapay zeka inme ya da beyin kanamasını sadece 1 dakikada tespit ederek, doktorun telefonuna anında bildirim gönderebiliyor.
Yapay zekayla yazılımlar her geçen gün gelişse de son söz yine hekimde oluyor. Hastayla ilgili yapılması gereken tetkikler ve izlenmesi gereken yol hekim tarafından belirleniyor.
Hangi hastalıkların tespitinde kullanılıyor?
Günümüzde yapay zeka daha çok meme, kalp, akciğer, beyin ve damar yapılarına yönelik olarak kullanılıyor. Ancak bu konuda yapılan çalışmalara her gün bir yenisi ekleniyor. Örneğin kemik yaşını 1 dakikadan kısa sürede tespit eden bir sistem geliştirildi. Böylece sadece el grafisiyle kemik yaşı kolayca belirlenebilecek.
Yine bu konuda yürütülen bir başka çalışma ise yapay zeka ile kalp yetersizliğini tespite yönelik. Söz konusu yazılım kullanılmaya başlandığında akciğer röntgenlerinden yola çıkılarak kalp yetersizliğine erken tanı konulması mümkün hale gelecek.